
“CIA Ajanı Olmak İçin Minimum Standartlarımız Var”
Sakarya Üniversitesi’nde mütevazı bir öğretim üyesi olduğu halde son model Audi’ler, GPS cihazları, yüzlerce yurt dışı seyahati ile dikkat çeken Öksüz’ün sadece FETÖ bağlantıları olmadığı, bizzat CIA tarafından yönlendirildiğine dair Türk basınında çıkan iddialar ABD’de skandallara yol açtı. Ancak bu skandalların Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı çevrelerinde değil, Hollywood ve Amerikan Film Yapımcıları Derneği’nde patlaması şaşkınlık yarattı. Konuyla ilgili açıklama yapan Dernek sözcüsü Steven Spielford, ABD film endüstrisi olarak yıllar boyunca dikkatle inşa ettikleri belli standart ve kalıplar olduğunu, önümüzdeki on yıllara yönelik tüm yapım projeksiyonlarını da bu standartlara göre belirlediklerini ifade ederek CIA’yı ağır bir dille suçladı.
Spielford yaptığı açıklamada “Arkadaşlar, bildiğiniz gibi Amerikan film ve dizi endüstrisi ülkemizin en önemli ihraç ve gelir kalemlerinin başında geliyor. Biz tekstil değil, kültür ve imaj ihracatçısı bir ülkeyiz. Nitekim devletimizin ve istihbarat birimlerimizin de bu sektörün üzerine titremesi, çıkarlarımızı her yerde koruması gerekiyor. Hatta bu konuda CIA ile yaptığımız çeşitli protokoller, çalıştıracakları ajan ve provokatörlerde olması gereken minimum standartlar üzerine anlaşmalarımız var” ifadesini kullandı.
Adil Öksüz’ün Kıllı Kollarını Açıkta Bırakan Gömleği, Yıllar İçinde Oluşan CIA Ajanı Tipini Yerle Bir Etti
Spielford, “Hal böyle iken, Türkiye’de yakalanan ve görüntüleri tüm dünya basınına servis edilen Adil Öksüz’ün fotoğraflarını görünce gözlerimize inanamadık! CIA ile bağlantılı olabileceği ileri sürülen Öksüz’ün kırlaşmış ve açılmış saçları, kapkara kaşları, Mahmutbey’den alınmış kemersiz, yüksek belli, şalvar pantolonu, affedersiniz kıllı kollarını açıkta bırakan kısa kol gömleği CIA ile anlaştığımız standartların hiç, ama hiçbirine uymamaktadır. Sinema seyircilerinin CIA ve batı dünyasının istihbarat elemanlarıyla ilgili bir imajı, hayali vardır. Biz Daniel Craig’e çok bayıldığımız için mi James Bond rolünü verdik? O kaslarını şişirsin diye üzerine az yatırım yapmadık. Bugün Bourne gibi atletik bir imaj kolay yetişmiyor. Yahu, hepsini geçtim, sırf standartlarımıza sadık kalmak için uzun boylu, sarışın Claire Danes’i bile Homeland dizisinde Beyrut’ta “gizli ajan” olarak görevlendirdik, kimse dönüp ‘yok artık devenin bale pabucu’ bile demedi. Demek istediğim, CIA ajanları ile ilgili yarım yüzyılda yarattığımız bir algı var ve CIA ile bu algının korunması için protokoller imzaladık” beyanıyla kızgınlığını dile getirdi.
Spielford, “CIA’nin Türkiye operasyonları için maklube yemekten göbeği pörtlemiş bu adamı seçtiğine inanamıyorum! Bir de utanmadan altına Audi çekip eline GPS cihazı vermişler, bir aksiyon durumu olsa ayağındaki o sivri burunlu kıro ruganlarıyla mı koşacak? Bahse girerim ayakkabının topuğu ezilmiş, ayağındaki çoraplar da deliktir! Biz estetik ameliyatla Daniel’in alnındaki kırışıklıkları kaldırtırken, Fethullah’ın deli saçması vaazlarına ağlamaktan gözlerinin altı morarmış bu herifin… yani uzun boylu, endamlı nice FETÖ mensubu varken bu nasıl bir tecih?” şeklinde beyanatını sürdürdü.
“Adil Öksüz’ün İmajını Belleklerden Silmek Zorundayız”
“CIA yetkilileri ile acil bir toplantı talep ettik. Amerikan film endüstrisinin amiral gemisi olan aksiyon filmlerimize verdikleri inanılmaz zararın nasıl telafi edilebileceğini tartışacağız. Adil Öksüz’ün resimleriyle zehirlenen küresel sinema seyircisine Matt Damon’u Bourne olarak tekrar yutturmamız mümkün olmayacak. Piyasanın normları değişti artık; biz de yeni eğilimler paralelinde casting uzmanlarımızı Türkiye’ye gönderdik; Yozgat, Çankırı, Bayburt ve Kırşehir’de ofis açan ekiplerimiz Hollywood’un geleceğini birlikte inşa edeceğimiz kavruk yıldız adaylarını aramaya başladı bile…” şeklinde basın açıklamasını sonlandırdı.
James Bond ingiliz, amerikalı değil.. MI6 uyesi CIA değil…