Son günlerde Kılıçdaroğlu ve ekibinin koltuğu bırakmamak için gösterdikleri insanüstü çabayı tabii ki takdir ediyorum ancak her işte olduğu gibi koltuk işinde de bazı kritik noktalar var. Koltuğu korumak ve kimseye kaptırmamak, daha bilimsel bir çalışma ve daha ince mühendislik gerektiriyor. Şimdi koltuğundan ayrılmak istemeyen bu vatansever yöneticilerimiz için dikkat etmeleri gereken noktaları sıralıyorum:
- İnanmak Oturmanın Yarısıdır
Her şeyden önce o koltuğa oturacağınıza inanın. İnanmadan yapılan her iş kişiyi adım adım koltuğundan uzaklaştırır. Her gün sabah kalkınca “O koltuk benim koltuğum ve ben bugün de koltuğuma oturacağım” deyin. Hem kendinize hem de çevrenizdekilere de bu inancı aşıladığınız zaman, kimseler sizi koltuğunuzdan ayıramaz. - Sabah Erken Kalkın
Metrobüste koltuk kapmak için insanlar nasıl erkenden ilk durağa gidiyorsa, siz de erkenden kalkıp kimseler oturmadan koltuğunuza kurulun. Odanızın kapısını ilk açan her zaman siz olun. İşiniz erken bitse de mesaiye kalın. Akşam en son siz çıkın ki koltuğunuza kimse oturmasın. Eğer çıkmamakta direnen kişiler varsa onları çıkmaları konusunda motive edin. - Eğitime Önem Verin
Eğitim her şeyin başıdır. Koltuğunuzda gözü olanları bu sözü kullanarak sıklıkla eğitime gönderin. Ne eğitimi olduğu önemli değil. Onlar eğitimdeyken koltuğunuz güvende olacaktır. Siz eğitime gitmeyin. Öğrenilmesi gereken en önemli bilgi, koltuğunuzdan hiçbir surette ayrılmamanız gerektiğidir. - Koltuğa Yalnızca Duygusal Olarak Değil Fiziksel Olarak da Bağlanın
Kendinizi en az üç noktadan olacak şekilde koltuğa sabitleyin. Kısa mesafeleri koltukla kat edin. Oturmadan önce mutlaka kıçınıza silikon damlatın. Silikon hem sizi koltukla bütünleştirecek hem de şeffaf görünümü sayesinde dışarıdan fark edilmeyecektir. - Koltuğunuzla Konuşun
Koltuğunuz sizin bir parçanız olsun. Her gün en az on beş, yirmi dakika koltuğunuzla konuşun. Onunla dertleşin, dedikodu yapın. Size yanıt veremeyebilir ancak sizi hissedecektir. Bu dünyada sizi en iyi anlayacak varlık koltuğunuzdur. - Tatile Koltuğunuzla Gidin
Uzun bir çalışma döneminden sonra yoruldunuz. Tatil sizin de hakkınız. Koltuğunuzla vedalaşıp kendinizi Ege’nin, Akdeniz’in sahillerine atmak için sabırsızlanıyorsunuz. Ama durun. Döndüğünüzde o koltukta başkasını görmek istemiyorsanız koltuğunuzu da tatile götürmelisiniz. Koltuk size yük olmaz. Kumsalda güneşliğin altına yerleştirip, koltuğunuza kurularak harika zamanlar geçirebilirsiniz. - Koltuğunuz Size Küsse de Siz Ona Küsmeyin
Yanlış anlaşılmaları, ufak tefek kırgınlıkları büyütmeyin. Koltukla mabadınız arasına girmek için fırsat kollayan kişiler böyle zamanları beklemektedir. Kırgınlıklarınızı aranızda halledin ve ‘kol kırılır yen içinde’ sözü gereği olumsuzlukları dışarıya belli etmeyin.
Kılıçdaroğlu ile koltuk elmanın iki yarısı gibi. Aslı ile Kerem , Tahir ile Zühre neyse Kılıçdaroğlu ile koltuk da o. Leyla ile Mecnun’un ayrılıklarına nasıl gönüllerimiz dayanmıyorsa Kılıçdaoğlu’nun koltuğundan ayrılmasına da aynı şekilde dayanmamalı.