Dış Güçlere Açık Mektup

Anladık, Türk insanı başarısız olsun, iyi beslenemesin, güçten kuvvetten düşsün istiyorsunuz. Soğanı, patatesi beş lira yaptınız. Domates el yakıyor, çay, şeker zıpladı gitti. Beslenmemiz üçten bire düştü ama sorun değil, hepsine kabul. Peki tuvalet kağıdının fiyatını arttırmak nedir? Zaten yediğimiz kuş kadar bir şey. İki, üç günde bir tuvalete çıkıp, el kadar bir şey yapıyoruz, onu da mı yapmayalım? Yememizden içmemizden rahatsızsın anladık. Ama yediğimiz kuş kadar şeyi de sıçmayalım mı? Bu mu sizin hesabınız? Sen yabancı bir ülkenin başkentinde gizlice toplan, planlar yap. Eeee? Tuvalet kâğıdı fiyatları artsın ki bu ülkede insanlar tuvalete çıkamasın veya kıçını gereği gibi temizleyemesin. Bu mudur yani? Bunlarla uğraşır mı düzgün bir devlet?

Bizim öyle tepkisiz durduğumuza bakmayın, biz her şeyin farkındayız. Van’da otobüs fiyatını 2.-TL’ye çıkarttınız. Zaten pahalıyken otobüsler, yeni bir zam yaptınız. Bizim Van’daki vatandaşlar zaten otobüslerde, minibüslerde helak oluyor, bir de fiyatları arttırmak nedir? Size ne Van’daki garibandan, giren çıkan ne size? Van’daki vatandaşın ulaşımından niye rahatsız oluyorsunuz? Bu planları yaptığınız ülkenin başkentinde her yana metroyla gittiğinizi bilmiyor muyuz biz? Hadi Van Güneydoğu’da, orayı karıştırmak istediniz diyelim, Aksaray’la uğraşmak nedir? Bakın Sultanhanı ile Aksaray arasında ulaşım 6.-TL idi, zaten yüksek. Sen niye bunu 7.5-TL yapıyorsun? Sultanhanı’dan Aksaray’a gidecek adamdan niye rahatsızsın sen? Dış güç efendi, hiç işin gücün yok mu senin?

Her yerde insanları işlerinden ettiniz. Esnafa dükkânını kapattırdınız. Yetmedi birçok fabrikada işleri durma noktasına getirdiniz. Yarın belki de yüz binlerce emekçi işsiz kalacak. Öğretmenlerin atamasını yaptırmayıp, taşeron işçileri kadroya aldırmadınız. Hiçbirine itirazımız yok. Peki gidip de AK Saray’a 1.108 kişiyi neden alıyorsunuz? Zaten 1.250 kişi var orada çalışan. Neyin peşindesiniz siz? Ne saçma hareketler bunlar, ne kadar tutarsız davranışlar.

Vatandaş otomobile binmesin diye Clio’nun en dandik modelini 100 bin TL’nin üzerine getirdiniz. Toplu taşıma hizmetlerine de zam yaptınız. Tamam biz evde otururuz. Ama bu da yetmedi değil mi? Kış günü, evde donarak oturalım diye doğalgazı da uçurdunuz. Benim anlamadığım bir taraftan vatandaşı zora sokarken diğer yandan Meclis’e 2.000 motor, 2018 model, ‘0 kilometre’, 64 tane kiralık araç sipariş ettiriyorsunuz. Özellik olaraktan “Dört silindir, turbo dizel motor, tam otomatik klima, renkli ekranlı Türkçe dil seçenekli yol bilgisayarı, ön ve arka park sensorü, sürücü yorgunluğu tespit sistemi, işitsel ve görsel uyarı ikazı, radyo, CD-MP3 çalar, araç içi orijinal halı ve kauçuk taban paspasları, dört bölgeli tam otomatik klima, deri döşeme, orta konsolda en az 6,5 inç ve üstü ekran, ısıtmalı ön ve arka koltuklar” diye yazdırmışsınız. Bir yandan vatandaşı üşütürken, diğer yandan milletvekilini ısıtmak nedir? Birbirimize mi düşüreceksiniz siz bizi? Bu mu planınız, bunun için mi toplandınız yabancı ülkenin başkentinde? Bu kadar mı kötüsünüz siz?

İnsanlar emeklilik hesabını yaptıktan sonra gelip emeklilik yaşını değiştirerek emekliliklerini uzattınız, şimdi de para yok diyerek haklarını gasp ediyorsunuz. Tam size göre bir hareket. Peki diğer taraftan neden cumhurbaşkanı danışmanlarına bol keseden para dağıtıyorsunuz? Sayın dış güçler, size söylüyorum. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?

Nedir sizin bu eksilmeyen kininiz, bitmeyen hırsınız? Bir gün iyisiniz ertesi gün kötü, bir yanınız cömert, bir yanınız cimri. Bizi seviyorsanız sevin, sevmiyorsanız da uğraşmayın, defolun gidin başımızdan. Ne halt ettiğiniz belli değil.

Azıcık delikanlı olun, bizimle uğraşacaksanız komple uğraşın. Sadece işçiyle, öğretmenle, köylüyle, çiftçiyle uğraşmak, puştluk yaparken bile adam seçmek nedir arkadaş? Ne pis güçmüşsünüz siz dış güçler…

Uyarı: Sitede yer alan yazı, haber, görsel ve diğer tüm içerik kurgudur.

Burak Kaya hakkında 153 makale
Müzisyen, yazar.