İstanbul’un en çılgın projesi olarak tanıtılan Kanal İstanbul’dan çıkacak hafriyatın Tekirdağ’a adını veren Tekir Dağı zirvesine dökülerek mevcut dağın dünyanın en yüksek zirvesi haline getirileceği açıklandı.
“945 Metrelik Tekir Dağı’nın 9.347 Metreye Yükseltilerek Everest’i Geçmesi Sağlanacak”
Kanal İstanbul’la ilgili açıklamalarda bulunan hükümet yetkilisi “Günlerdir basında izliyoruz, bazı art niyetli kişiler ‘Kanal İstanbul’dan çıkan hafriyat ne olacak?’ diye soruyorlar. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki bizim projemizin bu bölümü de son derece çılgın bir bölüm. Biz bu hafriyatı değerlendireceğiz. Kanal İstanbul’un toprağı ile Tekir Dağı’nı dünyanın en yüksek dağı haline getireceğiz. Everest’e çıkanlar Tekir Dağı’nı görmek için başlarını yukarı kaldırmak zorunda kalacaklar. Bakın şu anda dünyadaki dağların yüksekliğine baktığımız zaman maalesef ilk üçte bir dağımız bulunmuyor. Bildiğiniz gibi 8.848 metrelik yüksekliği ile Everest dünyada uzun süredir birinciliği elinde tutuyor. 8.611 metrelik K2 dağı ikinci, 8.586 metrelik zirvesiyle Kançencunga ise üçüncü. Biz Tekir Dağı’nı 9.347 metreye yükselttiğimizde Everest ikinci sıraya düşecek. Dünyanın en yüksek zirvesinde bayrağımız dalgalanacak. İş bununla da kalmıyor, tüm dengeler değişecek. K2 dağı mecburen adını K3 yapacak. İlk üçte Kançencunga’nın adı bile anılmayacak, belki unutulup gidecek koca dağ. Tekir Dağı bütün dağcıların gözdesi olacak, turizm anlamında çok büyük bir gelir yaratacak. Bakın dağın zirvesinden cuma günü sabah saat sekiz sularında yamaç paraşütüyle atlayan kişi ancak pazar günü öğlen saatlerinde aşağıya ulaşacak. Belki de hiç ulaşamayacak. Yani bu projeye çılgın dememiz boşuna değil” dedi.
“Tekirdağlıların Başını Öne Eğdirmeyeceğiz”
Tekirdağlıların artık başlarını öne eğmeyeceklerini söyleyen yetkili “Bildiğiniz gibi bu ilimiz adını bir dağ grubundan alıyor. Ancak bu dağların en yüksek noktası ne yazık ki bin metrenin altında. Yani birisi zirve yüksekliğini sorduğunda Tekirdağlı kardeşlerim hep lafı değiştirmek durumunda kalıyordu. Şehre gelenler ‘Eğer şehir adını bir dağdan alıyorsa bu dağ da heybetli bir dağ olmalı’ gibisinden alaycı bakışlarla Tekirdağ’ımızı küçümsüyorlardı. Tekirdağlı hemşerilerim neden kendini aşağı bir konumda hissetsin? Hiç üzülmesinler, sıkılmasınlar, biz onların göğsünü gere gere Tekirdağlıyım diyeceği bir dağ yapacağız.” dedi.
“Kırklareli’ni Dünyanın En Büyük Orman Kenti Haline Getireceğiz”
Kanal İstanbul’un sağlayacağı katkıları anlatan yetkili “Bakın bu proje sadece İstanbul’u ilgilendirmiyor bütün Türkiye’yi ilgilendiriyor. Zincirleme bir etki söz konusu. Kanal İstanbul’dan çıkan hafriyat ile Tekir Dağı’nı yapacağız. Tabii hafriyatı dökmeden önce dağdaki ağaçları ve bitki örtüsünü toprak altında kalmaması için önceden sökerek Kırklareli’ne nakledeceğiz. Buraya dünyanın en büyük ormanını kuracağız. Burası için özel papağanlar üretilecek. Dünyadaki en güzel papağandan daha güzel olacak bu papağanlar. Papağan gibi renkli olacak ancak bülbül gibi ötecekler. Tabii orman gelince iklim değişecek, yağışlar artacak, o zaman da buradaki suyu Edirne istikametine yönlendirerek orada Türkiye’nin en büyük barajını kuracağız. Bu barajdan çıkan elektrik ile Güneydoğu Anadolu bölgemizde sanayi kalkınmasını başlatacağız. Oradan elde edeceğimiz gelirle de belki uzaya çıkacağız.” dedi.
“Bizim Güçlü Yönümüz Hafriyat”
Hafriyat konusuna da değinen yetkili “Bize diyorlar ki bütün dünya teknolojiye yatırım yapıyor. Ne yapalım yani, bizim kafamız da buna basıyor. Dünyanın düzeni böyle bir ülke teknoloji ile uğraşacak başka bir ülke hafriyatla. Yani herkes teknolojiyle uğraşırsa biz ne yiyeceğiz, nerede kalacağız, bizim çöpümüzü kim taşıyacak değil mi? Bizim güçlü yönümüz de hafriyat. Bakın havalimanı işinden sonra sarı hafriyat kamyonları garajda bekliyor. Eniştemin üç kamyonu var öyle duruyorlar iki yıldır. Eniştem açısından baktığımız zaman bizim mutlaka bu kamyonları bir işe sürmemiz lazım. Yani kanaldan, dağdan vazgeçelim, peki o zaman bu kadar kamyonlar ne olacak, eniştem nasıl geçinecek?” dedi.
Yorumlar
İlk yorum yapan olun