Bu bilim kurulu ne işe yarıyor lan? Saatlerce toplantı yapıp bazı kararlar alıp bunları Cumhurbaşkanına bildiriliyor. Cumhurbaşkanı bunları okuyor sonra da kendi bildiğini okuyor. Sonra bir daha toplanıyorlar, gene aynısı oluyor. Madem kararlar tavsiye niteliğinde, madem cumhurbaşkanı bu tavsiyeleri dinlemiyor o zaman sizin tavsiyeler neye yarıyor? Oğlum siz niye toplanıyorsunuz ki o zaman? Elbette cumhurbaşkanı bunu uygulamak zorunda değil ama biz ne tavsiye edildi, ne kabul edildi bunu bile bilmiyoruz.
Bilim Kurulu her fırsatta cumhurbaşkanına teşekkür ediyor. Cumhurbaşkanı da Bilim Kurulu ile uyum içinde çalıştığı izlenimi uyandırıyor. Kurul önerileri uyarınca piknik yasaklandı, olta sallamak iptal edildi, falanca ertelendi diyor. Kusura bakmayın ama ya sizde “Efendim bizim tavsiyelerimiz şunlardı ancak cumhurbaşkanı bunları doğru bulmadı, sorumluluk kendisindedir” diyecek cesaret yok ya da gerçekten sizin tavsiyeleriniz bunlardan ibaret. İki durumda da siz bu politikaların ortağısınız. İleride yaşanacaklarda sorumluluğunuz var. En büyük sorumluluk sizde.
Ben bu işin uzmanı değilim, onun için görüşlerimin bir değeri olmayabilir ama kimse kusura bakmasın bana göre gayet osuruktan tedbirler alınıyor. Dar gelirliler işe gitmek zorunda. Ekrem Abimiz, ulaşıma %50 zam yaparak kalabalığı azaltma yolunda gayret gösteriyor ancak onun bu desteği işe gidecek adam sayısından ziyade işe gidecek adamın cebindeki parayı azaltmaya yarıyor. Adam bu dönemde işini mi kaybetsin, işe gidecek adam nasıl evde durabilir lan, bunu açıklayacak bir bilim dalı var mı? El yıkamayı, ayak silmeyi herkes biliyor. Sizin bilim kurulu evi kira olan bir asgari ücretliye nasıl evinde oturabileceğini anlatabilir mi mesela? Faturalarını nasıl ödeyeceğini söyleyebilir mi?
Siz bu konularda sessiz kalarak yoksulları ölüme gönderdiğinizin farkında mısınız?
Ben İstanbul’da yaşıyorum ve yaşadığım şehirdeki virüs durumlarını bilmiyorum. Eğer bilseydim ona göre daha tedbirli olabilirdim değil mi? Bilim Kurulundan arkadaşlar acaba akrabalarına söylemişler midir, “Şurası sakat, aman bu şehirdeysen şuraya gitme” gibilerinden bir şeyler.
Sizler halkın haber alma hakkına saygı göstermeyip kritik bilgileri yalnızca iktidar ve kendi yakınlarınıza servis ederek bizleri tehlikeye attığınızın farkında mısınız?
Siz sabahlara kadar çalışıyor veya halkınız için elinizden geleni yaptığınıza inanıyor olabilirsiniz ancak biz de halk olarak gerçekleri duymak istiyoruz: Hangi ilde ne kadar vaka var, vakaların ilçelere dağılımı nasıl? Hastanelerdeki doluluk oranı nedir, sağlık çalışanları arasında vaka sayısı nedir? Ölenlerin yaşları kaç, hastalıkları nasıl bir gelişme gösterdi? Alınması gereken önlemler nelerdir? Bunları öğrenmek istiyoruz.
Bu önlemleri uygulatmaya sizin gücünüz yetmiyorsa belki halkın gücü yeter. Siz bu halka karşı sorumlusunuz başkasına değil. Hesabınızı vereceğiniz tek yer bu halkın vicdanı başka bir yer değil.
Yarın birileri “İşinizin fıtratında bu var, doktorlar tabii ki ölecek” derse o zaman bu sözler için ne diyeceğinizi şimdiden düşünün. Bu kargaşa içinde belki farkında olmayabilirsiniz ama gerçek bu. Siz şu anda susarak meslektaşlarınızı öldürüyor olabilirsiniz.
Yorumlar
İlk yorum yapan olun