Uzmanlar tarafından yapılan bir açıklamada Türk genlerinin evde kalmaya müsait olmadığı ve bu açıdan ülkenin önemli ölçüde risk taşıdığı belirtildi. Kaparoz konunun uzmanlarıyla bir araya geldi.
“Bu Gen Nasıl Bu Hale Gelmiş Biz de Bilmiyoruz”
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan bir yetkili “Bakın biz Orta Asya’dan Anadolu’ya, oradan Avrupa’ya, Afrika’ya derken tarih boyunca hep gezmişiz. Mikroskobun altında inceleseniz siz de şaşırırsınız. Diyelim beş gen koydunuz tabağa, öbürleri bir köşede dururken Türk geni sürekli hareket halindedir. Bir oraya bulaşır, bir buraya bulaşır, ileri gider, geri döner. Yani mikroskopla bakan kişinin başı döner. Böyle hep bir hareket halinde olmak ister Türk geni. Neden böyle olmuş bu gen biz de bilmiyoruz. Bakın bizim millet tatil günü saat sekizde arabasına binip pikniğe gider. Arkadaşlar, dünyada bu kadar erken saatte mangala giden başka bir gen yok. Varsa da ben bilmiyorum.” dedi.
“Maalesef Halkımız Evde Duramıyor”
Konuyu güvenlik yönünden irdeleyen bir başka uzman ise “Doktor arkadaşım çok güzel açıkladı. Ben bir polis memuru olarak bu görüşlere katılıyorum. Maalesef halkımız evde duramıyor. Yani bilmediği bir şey evde durmak. Bakın geçen gün bir telefon geldi, ailemiz iki oda bir salon evinde çocuklarını kaybetmiş. ’24 saattir kendisinden haber alamıyoruz’ diyor. Lan 75 metrekarelik evde çocuğu nasıl kaybettiniz? Polis nereden bulsun sizin evdeki çocuğu? Karakolun yanındaki binada bir ailemiz var. Karantina başladığı günden beri sürekli şikâyet alıyoruz. Adam karısına şiddet uyguluyor. Biz eve gidiyoruz, durum sakinleşiyor, karakola geliyoruz telefon. En son ‘Yenge bu sana hamle yapınca bunun karın boşluğunu şöyle tepeceksin’ dedim. İki saat telefon gelmedi. Sonra adam aradı karısından şikâyet ediyor. ‘Vurduğu andan beri nefes alamıyorum’ diyor. Maalesef evimizde insan gibi oturamıyoruz. Bunu kabul edelim.” dedi.